24 Aralık 2010 Cuma

off puff sınavvvvv!!!!


oysaki zaman planlamamI yaptım sanmıştım her şeyi önceden halledecektim ama şimdi 1 günün 24 saat olması yetmiyor
keşke 25 saat olsa diye yalvardığım anlar oluyor zaman zaman çok önemli sınav geldi çattı ve benim önümde iler ki dönemlere kalmaması gereken bir sürü konu var ne yapıp edip bu konuları halletmeliyim yoksa şu klişe sözü söylemek istemiyorum keşke çok çalışsaydım,keşke zamanımı iyi kullansaydım felan filan.. en nefret ettiğim kelimedir keşke ..acizliği anımsatır bana ''keşke keşke demeseydim'' diyen insanın
acizliği gibi seninle daha yeni ilgilenmeye başlarken sana veda edebilirim blog çünkü sınav geleneklerinden biri hipodromda kesintisiz koşmak,engelleyici olabildiğin düşünülüyor ama sana istediğim yeri kazandıktan sonra yazmak daha eğlenceli olacağından buna değer belki be blog . Ama şunu bilki ben zaman daralmadan önümdeki engelleri yıkacağım zamanımı boşa harcamak yok bundan böyle .. Bu beyeaz önlüğü giyecemm başka yolu YOK!

21 Aralık 2010 Salı

fiyuuuuuuu

o la o la havalar çok güzel kar yok çamur lekesi yok :) soğuğu sadece ellerini birbirine bir kaç dakika süreterek öteleyebiliyorsun.. böle de bi yerdeyim işte. karın , kesintisiz yağmurun içinde yaşayanların yerinde olsam buz kütlesi olup donardım heralde.. neyse neresi lan burası diye bir soru işareti bırakmak istemedim kafanızda inanın :P (öhöm ;) ..
hayat bayat ve kalabalık ..o kadar çok karmaşa var ki insan kendini dinleyemiyor kafanın içini boşaltılmış bir morona çeviren tv programları her gün istemediğin halde yapmak zorunda oldukların
yapmak istediklerini yapamadığında çektiğin can sıkıntısı derken eeee yeter artık be diyecekken bir de hümanistim oğlum ben diye yaklaşırken insanlara karşındakinin kendini bi halt sanıp seni pişman etmesi o kadar güç kırıyor ki
. Ama durup düşünmek gerek ben bu kadar güçsüz müyüm ben neden istediklerimi ayaklarım yere basar bir şekilde ifade etmiyorum kısık sesle ketum moruk oyununu oynamaktansa,haklılığımı karşıdakini uyarıcı bir şekilde belli etmeliyim ..
bunların hepsi söz tabiki icraat gerek çok çalışıp o ağzı bi karış olan bi yerleri 15 metre kalkıklara haddini bildirmek gerek sen yapmazsan ben yapmazsam nasıl dayanır yerçekimi bu kalkık g..lere k.bakma sayın genç ve genç hisseden bence kaybettiğimiz nokta bir şeyleri bildiğimiz halde içimizdeki ataleti yenememek ve özgüveni arka plana atmak o zaman n'apıoruz yarın amerikan postallarınınki gibi rap rap ayaklarımız yere basacak kuul olunacak Ve çok ÇALIŞILIP o burunları kaf dağının öteki ucundakilerinin ,gücünün karşısında ezikliğinin, hazzını yaşayacaksın kendine iyi bak unutma! kuru hava değil yaptığın eylemler sonunda elde ettiğin hava seni daimi mutluluğa götürür ..

19 Aralık 2010 Pazar

kurgulayarak ne kadar kendin olabilirsin ki

bak hayat akıp gidiyor ya her gün güneş doğuyor ekmek kokuları burnunu cezbediyor insanlar bağrışlar sokak lambaları hayalet somurtkanlar şen şakraklar sevdicekli mendaburlar :)masumane tutuşmalar vsvsvs.. olaylar olur insanlar bakar insanlar bakar olaylar olmaya devam eder güne merhaba tadında bi başlangıç yaparız bazen tutulmuş belimizi zorlayarak,zorlayarak da olsa olur işte uyanırız bir şekilde akşamda kalma olsanda kurtarıcı türk kahvemiz yeter :) benim demek istediğim bir şeyler devam ediyor bir şeyleri zorunlu olarak yapıyoruz içinde bulunduğumuz sistem.. diye devam eden cümleler kurmaktan bıktım
eee buna tepki olarak ne yapıyoruz peki oyunu kurallarına göre oynamaya başlıyoruz
o zamanda kendimizi benliğimizi kaybediyoruz hayal kuramıyorz şarkı dinlemiyoruz ev işi yapmıyoruz tozdan kapağı görünmez olan kitaplarımız aklımıza bile gelmiyor eğer oralarda bi yerlerdeysen bugün istemediğim halde yaptığım (yapmak zorunda olduklarım) şeyler diye bi liste yap bakalım listenin uzunluğunun hiç önemi yok eğer eline b i kağıt almış ya da beyninde gruplandırmaya başladıysan geçmiş ola kendinden geçmiş kendinden uzaklaşmışsın ..
ordan girip şuuurdan çıkan cümleler kurarım evet :) seni seviyorum ve yazacağım bundan sonra ..
mutlu kal ..

24 Haziran 2010 Perşembe

Bak bu asansör Türk !!


en güzel yerinde evin

üzgünüm eskisi gibi diil lunapark
bi yanıp bi sönerken hiç gitmemiş gibi
ışıklar ama
baksana bana gölgeme döndüm halim perişan.
bi yanıp bi söner hiç
gitmemiş gibi ışıklar ama




Sen nehirleri yataklarında ayırırdın da örterdin ...

Erkek Sesi ;)


olur olmaz geriye dönenler deliye dönenler kadar rahat uyumazlarr ;))
off gerçekten bu aralar erkek sesine sahip olmayı çok isterdim Tanrı'ya taş atmak istemiorum ama ben sen biz siz onlar diye ayrıldık kız erkek yapı farklılıkları vsvs.. sadece sesi istediğimde kullana bilme yetisi !!!

10 Haziran 2010 Perşembe


Yaşam dediğin yürüyen bir gölge, Bir garip oyuncu; Bir hışım sahnede dolanıp boy gösteriyor; Sonra haber de çıkmıyor zavallıdan. Yaşam bir masal; kaçığın birinin anlattığı. Şamata ve öfke dolu baştan başa; Ve Hiç bir anlamı yok.

Var mı aşktan öte ??


Düşelim cennetten yeryüzü oyununa
Kanalım sarhoşken şu aşkın yalanına
Gireceksek girelim gel kız günaha
Öleceksek ölelim şimdi şuracıkta
Yağmura, buluta, yıldıza, aya, kara toprağa, düşen yaprağa sor
Var mı aşktan öte?
Nemli saçlarına nefes nefesine şu çırılçıplak kıvrılan beline sor
Var mı aşktan öte varsa sen söyle..
Düşelim cennetten yeryüzü yalanına
Girelim sarhoşken şu aşkın koynuna
Gireceksek girelim gel kız günaha
Öleceksek ölelim şimdi şuracıkta
Yağmura, buluta, yıldıza, aya kara toprağa düşen yaprağa sor
Var mı aşktan öte?
Nemli saçlarına nefes nefesine şu çırılçıplak kıvrılan beline sor
Var mı aşktan öte varsa sen söyle..

9 Haziran 2010 Çarşamba

kumar borcu namus borcu .....

lanet olası günler çabuk geçti heyhat!! yaşlanıyorum kahretsin bu yazyı okuldan yazıorum . Başlık yanımdaki gençlerden duyduğum bi söz yazacaklarımla alakası yok ali die bi çocuk var ona kantinden bişeyler almasını istiyorlar ve bu sözü arkasından söyleyip duruyorlar ... fifa 2008 le mutlu olan erkek çocukları oyun oynamak ve e okula girmekten başka bir uğraşları yok :)) kızlar face erkekler oyun peşinde oyun oynarkenki bağrışları çok komik :) yalın çalıyor şimdi ve oynarken ona eşlik ediyorlar evet biz sağ güruh sol güruh diye ayrıldık ben soldayım ;)

ve asıl anlatıcaklarım parti yapcaktı bizim sınıf bi şeyler alındı felan
sonrası vazgeçilmezlerden foto ve video çekimleri arkadas bivideo çekmiş çok güzelde olmuş fakat lanet kızın biri inek hemde
ama inat birde silmesini istedi kızın silme dedim o kadar ve sildiler lanetler oysaki okızın cismi bile belli deildi videoyu çekenkızda çoksinir oldu sildirene bende çektim geldim sana yazıyorum şimdi işte . Tamam abi istemezsin çekilmek deşifre olduğunu hisseder rahatsız olursunda burda senden başka okadar çekilen insan varken diğerlerine de haksızlık oluyor hemde belli bile deilsin video da
kıza seni silerim dedim videodan anlamadı kıt ! çalışmaklar ineklemekle olmuyor Tanrı'ın anlayışta kodlaması gerek biraz beyne onda o yok işe ve inan çevremde böylelerinde çok var
offf ...

8 Haziran 2010 Salı

Rammstein \m/


ich tu dir weh
Nurich tu für mich bist du am Leben
Ich steckt dir Orden ins Gesicht
Du bist mir ganz und gar ergeben
Du liebst mich denn ich lieb dich nicht



Du blutest für mein Seelenheil
So ein kleiner Schnitt und du wirst geil
Der Körper schon total entstellt
Egal erlaubt ist was gefallt



Ich tut dir weh
Tut mir nicht lied
Das tut dir gut
Hört wie es schreit



Bei dir hab ich die Wahl der Qual
Stacheldraht im Harnkanal
Leg dein Fleisch in Salz und Eiter
Erst stirbst du doch dann lebst du weiter



Bisse Tritte harte Schläge
Nadeln Zangen stumpfe Säge
Wünsch dir was ich sag nicht nein
Und führ dir Nagetiere ein



Ich tut dir weh
Tut mir nicht lied
Das tut dir gut
Hört wie es schreit



Du bist das Schiff ich der Kapitän
Wohin soll denn die Reise gehen
Ich seh im Spiegel dein Gesicht
Du liebst mich denn ich lieb dich nicht



Ich tut dir weh
Tut mir nicht lied
Das tut dir gut
Hört wie es schreit

************************************************************

Yalnızca benim için hayattasın
Yüzüne madalyalar takıyorum
Tümüyle bana sadıksın
Beni seviyorsun, çünkü ben seni sevmiyorum



Ruhumu kurtarmak için kanını akıtıyorsun
Küçük bir kesik ve tahrik oluyorsun
Vücudun çoktan tümüyle çirkinleşti
Herneyse, haz veren herşey mübah



Canını yakıyorum
Üzgün değilim
Bu seni iyi ediyor
Şu çığlığı dinle



Seninle işkenceyi seçtim
Sidik borusunda dikenli tel
Bedenini tuz ve irine sok
Önce ölürsün fakat sonra yaşamaya devam edeceksin


Isırıklar, tekmeler, sert darbeler.
İğneler, pense, kör testere
Bir dilek tut, hayır demeyeceğim.
Sonra kemirgenleri içine sokacağım



Canını yakıyorum
Üzgün değilim
Bu seni iyi ediyor
Şu çığlığı dinle



Sen gemisin, ben de kaptanım
Bu yolculuğu nereye götürmeliyim
Aynada yüzünü görüyorum
Beni seviyorsun çünkü ben seni sevmiyorum



Canını yakıyorum
Üzgün değilim
Bu seni iyi ediyor
Şu çığlığı dinle

Keman


sarsaydın beni bu hikayenin en başında,
korkusuzca.
şimdi ayakkabımın tabanına yapışan
sakız gibi yapışmazdın
düşüncelerime, gecelerime.
ve bir şey var ki
kazıyıp atmak benim için kolay, her şeyi
senin için nasıl bilmiyorum, kalbinin varlığından şüpheliyim hala
ama bu her gün aynı şarkıları defalarca dinleyip
kendi kendine
her şeyin düzeleceğine inanmak değildir.
büyü küçük adam.
büyü ve vazgeç.
gerçeklerden..
ve insanların ne düşündüğünü umursamadan,
kalbini kim kıracak, hayatından ne zaman çıkacak insanlar..
bunları umursamadan
kokla güzel kadınları,
öp boynundan
artık büyü küçük adam.
ve sakın adımı anma.
ben öleli çok oldu
baş harfleriyle sevdiğin kadın
öleli çok oldu küçük adam..

Ayrılık


Seni son gördüğümde bizim için aslında son diye bir şey olmadığını fark etmiştim.Sadece aramızda bükülen ve kırılan bir yaşantı her zaman varlığını sürdürecekti.Nasılım diye sordun,sana hiç iyi değilim demek her zaman en korktuğum şeydi.Söylemedim,dudağımın kenarında hazır bir gülümseme vardı.Zaten eğer yeterince beni tanıdıysan bu kendimi zorlayarak gülüşü bilir ve nasıl olduğumu anlardın.Ben seni anladım,korkuyordun olacaklardan.Kalabalıkta annesini kaybetmiş bir çocuk gibi kaygılıydı bakışların.Bunu biz mi şekillendirdik,diye düşündüm.Yoksa bu ilahi bir şaka mıydı.Hangi hızla birbirimizden uzağa koşarsak koşalım,tam merkezde hep çarpışıyorduk.Kabul edemezdik birbirimize bağlanmayı,belki bu bina olmasa hiç karşılaşmayız diye düşünüyorduk derinden.
Bu yüzden içinde kendin mahsur kalacağını hesap edemedin ve ateşe verdin kalbimi.Evet yandım,günlerce duman soludum.Ama o sendin ve seni içerde kurtaran olmamıştı.Beni de kösnü varlığından kurtaran olmadı ki.Neyin mücadelesini veriyorduk bilmiyorum.Bir seferinde koşarak dışarı çıkı p bütün duvarlara beni sevdiğini yazdığını görmek istemiştim,içimde o kadar emin ve umutlu bir ben vardı ki hiç bunun olamayacağını hesap edemiyordum.Bu yüzden dışarı çıkmayı cesaret edemedim,içerisi tekindi.Ne kadar içerisi en tekiniyse oraya gidip yerleşecektim.Böylece dışarı çıkmam gerekmeyecekti,senin ikimizi gördüğün her yere yazdığını güven içinde hayal edebilirdim.Ama bu düşünceler sonbahar yaprakları gibi sü pürülmesi gereken güzel bir çö pten başka bir şey değildi.Zamanlarını tamamlamış,düş ağaçlarından titreyerek kopmuşlardı.Eskilerde moda olan bir afişteki gibi kalbime yara bandı yapıştırı p onu senin görebileceğin bir yere bırakabilmek isterdim.Nasıl olsa ona bir oyun hamuru gibi şekil verirdin,biri kalbimi otayacaksa da duvara atacaksa da bu zaten hep sen olacaktın.Onu taşımanın ve ilan etmenin bir manası yoktu.Kimseye veremeyeceğim bir şeyin bende olduğu reklamını yapamazdım.Ya da tüm bu düşünceler,kara bastığımda duyduğum çıtırtıların bana biri kemiklerimi eziyormuş düşüncesini vermesi kadar saçmaydı...
Soğuksun dedin,üşüyorum dedim.Sonra birbirimize sarılmak yerine ısıyı daha da düşüren zorunlu gülümsemelerle cevap verdik.Biz bu kadar olabilirdik.

philosoraptor

pamela courson :)


bi Islaklık...
elimde.
ayılmadan, göz yaşı zannediyorum.aldırış etmeden bi sonraki uykumu çekiyorum...

bi leke...
elimde.
şokla kan beynime sıçrıyor...
bu Kırmızı!
uykuda nasıl can almış olabilirim ki?..
tenime bakıyorum, hissiyatımı kontrol edip bi sızı arıyorum bedenimde...
Yok...
bu kırmızı benim değil...
farkındalığım azalıyor ve bu kez istem dışı bi uykuya dalıyorum diş gıcırtılarıyla...


kayıplarım artıyor.kiçleşmiş tüm olasılıkları denedim ama ölüm benim emrim değildi...
tanrı kirlendi; onu bakire gibi hissetmek benim eksiğim olamazdı.
inancım kopmamaya inat ederek inceldi ve zaman, panzehiri olmaktan çıkalı çok oldu...en sinsi maddem haline gelip, güven gibi hiç farkettirmedi, aşk gibi hiç yaşanmadı ve ölüm gibi olması gereken yerde gelmedi...

yanılgılarım artıyor...'İnanmıştım!' gibi kelimelerin atmosferini yaşıyamıyorum bile artık...sonsuzdan dönen hiç bi şeye tahamülüm kalmadı.utanmadan söylerim ki bu bencillikten.bundan sonra denen bir tek 'hoşçakal'ın kendi sonsuzuma son vereceğinden eminim...

Alışarak yaşamamalıydım...

uzamayan Saçlarımdaki beyazlar..
titrek Ellerim...
düzensiz ve anlık yaşıyan Kalbim...
yaşlanmak böyle olmamalıydı...

şimdiden alnımda oluşan kırışıklık bi Bedel olmamalıydı.


bu kadar Sabır ve Güç...
toprağa oturmuş bi orman gibi yaşıyan Kadın ben olmamalıydım...


İskender' e..

bende hoş katliamlarda içtim o hayvanları bir bir..
göğe, okyanuslara, ve ihanetlere hep Söz verdiklerini bilirdim...
ben buradaydım, bu Çöküntüde...
Ağladım.
ve bu gövdeyle kanıtladım yüzeydekilere Kırmızıyı ve Gözyaşlarımı...
ne Bağışladım ne de Ölebildim...
ölürken, Utanın! diye bağıracağım herkezi toprağa verip,
utanmadan Ağladım ben....

1 Mayıs 2010 Cumartesi

umayumayensevdiklerimpartyatık8


Umay umay dinliorum ve ona hayranlığım herzamankinden dahabifazlafazlafazlaa
Tanrıım öyle özgür ve yalnız ki bir ruh hali nasıl böle etkiler yine bir başkasını
zemheri bir karanlıkta duvara yaslanmış gözlerin kapalı kafanda sevdiğin insanın gülümseyişi ona layık olmak için yapman gerekenleri şekillendirmek
bi meditasyon gibi
yaptırımı ve enerjisi yüksek doğrusu o herşeyi kendi yanından görmüyor onun her anı canlı hissedilebiliyor sevgili umayumay iyi ki varsın ve don't cry for me argentinaa ;))))
hoşuna mı gitti eğlendin mii :)))))
dans etmekten dönmüş bir baş başka bi şansı yok çünkü

29 Nisan 2010 Perşembe

iyilik = vicdan azabı


İyilik yapmanın pişmanlığa dönüşümü ..
için özünde iyidir ama kardeşim dediğin insanlar seni kendi menfaatleri için gözünün yaşına bakmadan satarlar .. ardından .karşıdan gelen ''senden banane'' sözü seni sonsuz hayal kırıklığına sürükler .. hemen aklına kardeşim dediğin zamanlar gönlünü nasıl hoş tutarım dediğinanlar aklına gelir ve sonra acıveren , nefret ettiğim bi kelime , senin kafanın diğer bir kenarında belirir ''PİŞMANLIK''
bir anda aslında karşılıksız yaptığın bütün iyiliklerden pişman olursun...
Ve onunla tekrar karşılaşma hali eski büyüsünü kaybeder karşındakinin acığını yakalamaya çalışan Çalışkan azimli bıkmadan usanmadan çalışan bir insan olursun bu açıklar dersler insan ilişkileri genel kültürü ve statü bakımından ondan daha iyi olmakla alakalıdır ..
karşındakinden sonra İnsanoğlu için aynı şeyi düşünmeye başlarsın

24 Nisan 2010 Cumartesi


Selamlardan demetler ...
ne yapmam ya da yapmamam gerektiğini bilmeden yazıyorum işte yanlış bi yol mu bilmeden sevecen kelime oyunları kullanmak bazen , ya da yazım yanlışlarıylan dolu kafa karıncalanadırıcı bi beyin tümöru olmak ..
önermem:mutlu insan görememekten sıkıldım .
niçin mutsuzuz bizi kendimizden hayallerimizden yabancılaştıran bu kadar acımasız ne olabilir nayıır üleen ben mutluyum diyorsundur belki de peki etrafındakileri bir gün kaybetme korkun seni mutsuz etmiyor mu ?
ha belkide şunu dersin hiiç farkında olmadan,Allah’ın en içten hatasıydım
Senin suçun yok hayat!
Ben buraya zaten, sana elveda demeye geldim..
Bir öğrenci olarak bunları söylememek elde değil ama biz madem Atam izindeyiz diyoruz
bunun gereğini yerine getirmek için Atatürk’ün en sıkıntılı anlarda bile yüzünden eksik etmediği tebessümü konduruverin yüzünüze
bakmayın Atamızın sert bakışlı olduğuna tekrar bakın mutlaka göreceksiniz o tebessümü ..

I wish I could fit myself in my pocket and tie myself to a rocket and send myself to outer space I wish I had a different face


evrensel bir dil kullanmama gerek yok şu hal varlıklarını yazarken. insan beyni sadece anlamak istediği türde anlamaya programlanmış olduğu için enerjimi kahve suyu ısıtmak için saklamak istiyorum. ilimsel açıklamalarımla sıkmak istemiyorum kendimi. eYLENceli şeyler yazıp standart gülücükler atmak istiyorum sadece. iki nokta üst üste ve 9 rakamının üstünde yer alan parantezden oluşan kombinasyonu zikretmek istiyorum. bir insanın sinirleri en fazla ne kadar gerilebilir ? antidepresanlı bir hayat ne kadar doğal olabilir?bunları sorgulamıyorum. laf olsun diye soruyorum. sorun yaratmak istemiyorum. her şey "light" olsun istiyorum. hazımsızlık diye bir şey olmasın istiyorum.sırf ismim var diye birilerinin bana kafadan beş puan vermesini beklemiyorum ama yine de bi güzellik yapmalarını rica ediyorum. hani derse hergün gec kalan kiz var ya.o benim iste.neden bilmiyorum ama geceleri ben yururken ay beni takip ediyor.insanlar ikiye ayrilirmis:egri basanlar,dogru basanlar.ben egri basanlardanim.kahvaltimda bir kus sutu eksik.malum hayat sartlari cok zor.bir kedim bile yok anliyor musun?hic ates bocegi görmedim hayatimda.ama kayan yildiz gordum bi defa.tabiki de tuttugum dilek gerceklesmedi.antikaramelciyim.tren sesi yok buralarda.ozluyo insan.kahrolsun sactaki kiriklar,kahrolsun bush.gael garcia bernal.ucunu de cok severim.bir cahil peri,iki cahil periden iyidir derler cinliler.bir mucize=yasamak midir?kamyonlar kavun tasir.hayat cok edepsiz.adimi bile koymuslar benden habersiz.belki konusmak da yasamak gibi belki çok gereksiz.hic abim olmadi.lisedeyken hep taktir alirdim..palmiye kafali olabilirim ama kalbim ellerim kadar kucuk deil.imagine all the people living life in peace.peh!sivrisinekler kanimi emin ama gurultu yapmayin nolur.asiyim.üstelik "rakçi"yim(!)gunumuzde hala kaptan magara adamlari var.ben sahit oldum.dortgoz olmak artik bi ayricalik degil.fcuk school zamanlarinda sabahin korunde calan alarm hep urpertir beni.tipik balik+biraz alik.hazir mesajlara, yolda verilen molalara olum!kac yasindasin sen?...yasindayim.hic gostermion vb dialoglardan bi muddet sonra bikiyor insan.artik evden cikmadan once semsiye alsam mi almasam mi diye dusunmek istemiyorum.aldigim zaman yagmur yagsin.almadigim zaman yagmasin iste.avrupa yakasi esprilerinden igreniyor muyum artik ne?o kadar tv kanalinin icinden izleyecek bir sey bulamamak benden kaynaklanmiyomus megerse.insan buyuyunce hayalleri kuculur mu?sabahlari uyandigimda etrafta gunaydin diyerek gulucukler sacan tiplerin suratina her zaman bi tokat patlatmak istemisimdir.ama sabirli olmak iyidir diyolar.bilmiyorum...yatmadan once yuz "radyokafa" sarkisi iyi gelir sagliga.iyi ki varsin anne.ve dont cry for me argentina.lutfen rica ediyorum.

· küçükken, çook küçük bi kızken zamanın geçmesini istemediğim anlarda hiç hareket etmeden durur. sadece o anı ve olayları beynimde irdeler zaman o an gerçekten durmuş gibi devam ederdim, ama daha sonraları zamanı hiç bir şeyin durduramayacağına yavaş yavaş ikna olmaya başlamıştım. ben durup gözlerimi kapatıp zamanın durmasını isterken kuşlar uçmaya devam ederdi, rüzgar eserdi, insanlar konuşurdu ve en önemlisi ben nefes alırdım nefes aldığım sürece zamanın durmayacağına kanaat getirdiğimde 12 yaşındaydım. az çaba harcamadım nefes çalışmalarında ama yine de kuşları ve rüzgarı durduramadım insanların seslerini kesmeyi becersemde.
kontes önyargıyla başladığım filmlerden, zaten 5 dakka içinde tüm önyargıyı çok iyi bi şekilde silmeyi beceriyorda.
gücün, iktidarın, zekanın ve güzelliğin zaman ve aşk karşısında ki çaresizce yenilgesini olabilecek en iyi şekilde gözler önüne sermiş. oldukça etkileyici sahnelere ve dialoglara sahip, izlerken etkisine gerçek anlamda hissediyorsunuz.
bu kadar yükselişten aşkın ve komplonun kurbanı olarak böylesi bi düşüş, o güçte - duygusuz, meraklı ve merhametsiz- bi kadının hazin sonu her şekilde insanın canını acıtıyor.
julie delpy gerçekten çok iyi bi oyunculuk çıkarmış, filmi olabildiğince sürükleyip filmin ve rolün hakkını fazlasıyla vermiş. gerçekten de dediği gibi tarih sadece galiplerin anlattığı bir hikaye, ve sadece anlatan tarafından bildiklerimizle sınırlıyoruz anlatanın hayal gücüne göre şekillendiriyoruz. şimdi kendi hayat filmimizde oynarken minicik bi bebeklikten başlayan bu filmde yıllar yıllar sonra hayatın bize verdiklerine karşın bizim verdiklerimiz az mı?
yaşlanmayı seviyorum, bundan yirmi yıl sonra güzellikten eser kalmama riskide olsa, her yaşın, her anın, her görünümün güzelliğini erzebetin ıstvan ı sevdiği kadar seviyorum.
kadın ve erkek eşit ama farklıdır. kadının duyguları göğüs kısmındadır o yüzden aşk gibi duygulara yenik düşerler.
izlenmesi gereken fimlerden,
iyi seyirler...

SELAMLAMAYA GELDİM SENİ YERYÜZÜ UMUTLARI ADINA,BEDAVA EKMEK VE BEDAVA KARANFİL ADINA,MUTLU EMEKLERDE MUTLU DİNLENMELER ADINA"YARİN YANAĞINDAN GAYRI HER YERDE, HERŞEYDE HEP BERABER"DİYEBİLMEK ADINA EVLERİN YURTLARIN DÜNYALARINVE KOSMOSUN KARDEŞLİĞİ ADINA

NAZIM HİKMET


MUTSUZ PUNK